sahilde guzel taslar ariyorum. bir tane minik renkli eve benzeyen buldum, bir tane ucuc bocegi seklinde, sonra vitray seklinde sahane olanlar. avucumda tutmaya devam edip onlari, kumlarin arasinda gordugum baskalarini da aliyorum ayni anda. sonra bir bakiyorum avucumda yok hic biri. ay kayip gitmisler mi ki. yeniden topluyorum, yeniden yoklar. topluyorum, yoklar. en azindan gordum ve cok guzellerdi diye dusunup, ayaklarimi islata islata otele dogru donuyorum. kumsal daracikti bu arada. sonra yolda, yuzukculer gordum, bakmaya basladim tabii hemen. ilginc bir sistem var ve. tezgahlar, kumda. her saticinin belli bir alani var. kumda sakli bir seyler ariyormus gibi yere diz cokup, yuzuk bulabiliyorsun. buldugun yuzugu begenip satin almak istiyorsan, o alanin sahibi yuzukcuye parayi odeyip gidiyorsun. yok begenmediysen de, kuma geri gomuyorsun. baskasi bulsun diye. sahane.

gamze tarafından, 18 Eylül 2010 saat 17:48'de/da yazıldı.